2022 Dünya Kupası H Grubu ikinci maçlarında bir nevi grubun favorileri Portekiz ve Uruguay karşı karşıya geldi. Portekiz ilk maçta zor da olsa Gana’yı mağlup ederken, Uruguay ise Güney Kore ile golsüz berabere kaldığı maçta en sıkıcı karşılaşmalardan birine imza atmıştı. Portekiz’de büyük tecrübe Pepe, genç Mendes ve savunma önündeki sigorta William Carvalho ilk 11’e dahil olurken, Uruguay’da ise duran topların etkili ismi Coates Katar’a merhaba diyordu.
Henüz maçın başında Ronaldo’nun şık omuz pasında William Carvalho voleyi vursa da bir sonuç alamadı. İlk 10 dakikada iki takım da oyunu kontrol etme isteğinden uzak, uzun toplarla etkili olmaya çalıştı. 16. dakikada Uruguay’ın çıkarken kaptırdığı topta ise Felix’in şutunu formda isimlerden Gimenez önledi ancak kullanılan kornerden hemen sonra Portekiz tehlikeli noktadan serbest vuruş kazandı, Ronaldo’nun vuruşu tehlike yaratamadı. Maçın üçte birlik bölümü Portekiz’in saman alevi gibi ataklarıyla geçerken maçın en ciddi pozisyonu 32. dakikada daha etkisiz olan Uruguay’dan geldi. Bentancur dikine kaleye gittiği pozisyonda Dias’ı geçerek kaleyi karşısına aldı ancak Diogo Costa zamanında çıkarak tehlikeyi önledi.
İlk yarıda takımların oldukça fazla pas hatası yaptığı, başarılı olan geçişlerde ise orta sahaların çabuk kat edildiği görüldü. Portekiz Mendes ve Ronaldo ile etkili olurken, Uruguay topa sahip olduğunda Cavani bir istasyon görevi gördü ve Bentancur’un ceza sahası koşularından sonuç almaya çalıştı. Atletizmi ile oldukça etkili olan Nuno Mendes acı içerisinde oyundan çıkarken yerini Raphael Guerreiro’ya bıraktı. İzlediğimiz en iyi ilk yarılardan biri olduğunu ise ne yazık ki söyleyemeyiz.
Maç başından beri hakem gereksiz sertlik karşısında hemen kartına başvurmasına rağmen ikinci yarı Vecino ve Olivera’nın sert müdahaleleriyle başladı. 52. dakikada ise Ronaldo’nun başlattığı atakta Felix’in sol çaprazdan vuruşu az farkla yan ağlarda kaldı. 54. dakikada ise beklenen gol daha hareketli olan taraftan geldi. Bruno Fernandes’in ceza sahası sol köşesinden yaptığı müthiş ortaya süperstar Ronaldo’nun belli belirsiz dokunuşu sonu top ağlarla, Ronaldo ise hep bir ağızdan sevinen seyirci ile buluştu; 1-0. (Düzeltme : Dk. 64’te FIFA golün Bruno Fernandes’e ait olduğuna karar verdi.)
58. dakikada gole çabuk tepki verme gayretindeki Uruguay atağında Cavani’nin vole denemesi etkisiz kaldı. Hemen iki dakika sonra Cancelo’nun kaptırdığı topta bu sefer Nunez kaleyi düşündü ancak şutu tehdit olmaktan uzaktı. Maçın üçte ikilik bölümü Uruguay’ın biraz daha öne taşınan presi ve hücuma yönelik değişiklikleri ile tamamlandı.
71. dakikada karşılıklı top kayıpları ile şekillenen ataklarda Ronaldo yerde kaldığı pozisyonda penaltı bekledi ancak hakem pek oralı olmadı. İlerleyen dakikada ise Dünya Kupası ve skandal deyince akla ilk gelen isimlerden Luis Suarez oyuna dahil oldu. 75. dakikada Uruguay, Trabzonspor formasıyla izlediğimiz Maxi Gomez ile gole yaklaştı. Pellistri’nin yerden pasında Portekiz ceza yayı üzerinden gelişine bir vuruş yapan Maxi Gomez yan direğe takıldı. Hemen ardından ise ceza sahasına ortalanan duran topta Suarez’in vuruşu yan ağlarda kaldı.
88. dakikada maçın baş aktörlerinden Bruno Fernandes’in rakip ceza sahasına taşıdığı topta Gimenez’in elle yaptığı müdahale sonrası hakem Alireza Faghani VAR’ın izleme uyarısı sonucu penaltı kararı verdi. İlk gol geç de olsa kendisine yazılan Bruno Fernandes penaltıda top ve kaleciyi ayrı köşelere gönderdi; 2-0.
90+8’de Uruguay ceza sahasına inen topta Bruno Fernandes voleyi vurdu ancak kaleci Rochet başarılıydı. Saniyeler sonra ise bu kez ceza sahası yayında topla buluşan gecenin kahramanı Fernandes’in yaptığı vuruş direğe çarparak dışarı gidiyor ve en son Portekiz adına 2002 yılında bir Dünya Kupası maçında hat-trick yapan Pauleta’dan sonraki oyuncu olma hayalleri de suya düşüyordu.
Fikstürün isminin büyüklüğünün oyun kısmında tatmin etmediği bir kaşılaşmayı daha geride bıraktık. Portekiz ikinci maçlar sonunda gruptan çıkmayı garantilese de son 16 adına umut vermediği ortada. Takım içi tartışmalar durulsa da; Ruben Dias’ın formsuzluğu, Fernando Santos’un 1-0’a endeksli yavaş oyunu, Leao’nun kullanılamayışı, harika bir süpürücü olsa da topun ileri oynanmasında Palhinha’dan geride olan Carvalho’nun tercih edilmesi, Bernardo Silva ve Joao Cancelo’nun kendi takımlarındaki oyunu aramaları Portekiz adına olumsuz taraflardı. Ancak her şeye rağmen futbol bir tabela oyunu ve bu takımda bu anlayışın çalıştığını EURO 2016’da gördük. Hat-trick yapma şansını kılpayı kaçıran Bruno Fernandes’in yükselen formu, tüm olumsuzluklara rağmen süperstar Cristiano Ronaldo’nun maça etkisi ise gecenin artı Portekiz adına artılarıydı.
Uruguay’da ise Oscar Tabarez sonrası yaşanan akışkanlık problemi devam ediyor. Cavani’nin formsuz, Suarez’in oynadığı lig sebepli düşük tempolu haline bir de beklentinin yüksek olduğu Nunez’in kendine biçilen rolden kaynaklanan tutukluğu eklenince tehlikeden uzak bir Uruguay gördük. Kanat bekleri Olivera ve Varela’nın oyunu genişletmedeki etkisizliği, Bentancur ve Valverde’ye ekstra yük getirirken bu ikilinin de dakikalar ilerledikçe kaybolduğunu gördük. Oyunun tıkandığı açıkken ceza sahası etkinliğini artırmak ve topu ileride daha fazla tutmak için Maxi Gomez daha erken tercih edilebilirdi. Son yıllarda belki tüm Güney Amerika’nın en formda isimlerinden olan De Arrascaeta’nın yeterince kullanılamaması ise Diego Alonso’ya eksi yazdı.
Portekiz artık son 16’daki rakibini beklerken, grupta son sıraya gerileyen Uruguay’ın özgüven kazanmış bir Gana karşısında işi çok zor. Keyifli seyirler dilerim.
Comments