Bugün sizlere Fenerbahçe'nin ilk 7 haftadaki durumunu, oyununu, yaptıklarını veyahut yapmak istediklerini elimden geldiğince paylaşmaya çalışacağım. Şimdiden iyi okumalar dilerim.
1. Hafta: Fenerbahçe 3-3 Ümraniyespor
Sarı lacivertli ekip bu karşılaşmaya 4-1-3-2 gibi bir dizilişle başladı. Arao'yu 6 numara mevkiinde tabiri caizse çapa olarak kullanmak istedi Jorge Jesus. Ancak Brezilyalı oyuncu ilk yarıda vasat bir performans gösterince oyundan alındı. Defans hattındaki stoper Gustavo Henrique ve sol bekteki Luan Peres'in Fenerbahçe kariyerlerindeki ilk lig maçlarıydı. Keza Ferdi'de alışkın olmadığı sağ bekte oynadı. Hal böyle olunca savunma zafiyeti ortaya çıktı ve konuk Ümraniyespor sürekli olarak defans arkasında Gustavo'nun bulunduğu, atak yönüne göre soldan defans arkasına ara toplar denedi. Ayrıca konuk ekip dersine de iyi çalışmıştı. Bunu kornerden buldukları golden anlayabiliriz. Yakaladıkları fırsatları iyi değerlendiren Ümraniyespor Fenerbahçe filelerini 3 kez havalandırdı ve 1 puanı kaptı. Fenerbahçe ise hücum yönünde gayet etkiliydi. Özellikle Valencia'nın ayağından buldukları 2. gol Portekizli hocanın oyuncularından istediği yüksek tempolu oyun ve 3. bölgeye hızla geçişin bir göstergesiydi. Takımın birbiriyle henüz kimyasının uyuşmaması ve gelen bazı bireysel hatalar Fenerbahçe'yi 3 puandan etti diyebiliriz.
2. Hafta: Kasımpaşa 0-6 Fenerbahçe
Jorge Jesus geçtiğimiz haftadan bazı dersler çıkarmıştı. Ferdi asıl mevkisi haline gelen sol bekteydi. Osayi ise sağ bekte. Merkezdeki hakimiyeti artırmak için Ümraniye maçında belki de puanı getiren oyuncu olan Zajc 11'deydi.
Henüz maçın ilk dakikalarında Fenerbahçe'nin attığı gol sarı lacivertli ekibin elini çok güçlendirdi. Altay'ın başlattığı atakta yalnızca 3 pasla gol atan Fenerbahçe adeta hızlı hücum dersi verdi. Yaklaşık birkaç dakika sonra yine araya atılan bir pasta Valencia rakip savunma arkasında sarktı. Valencia'yı indiren Hasan Yeşilyurt kırmızı kartla oyun dışında kalınca ev sahibi ekibin gardı düştü ve Fenerbahçe için maç adeta şov haline geldi. JJ'in takımlarında felsefe haline getirdiği hızlı, tempolu ve dikine oyun henüz 16 dakikada rakip Kasımpaşa'yı adeta çökertti. Maçın geri kalanını tek kale oynayan sarı lacivertli ekip 6-0'lık rahat bir galibiyet aldı. Net olarak hoca etkisini gördüğümüz maçtan konup ekip rahat bir galibiyetle ayrıldı.
3. Hafta: Fenerbahçe 4-2 Adana Demirspor
Fenerbahçe maç boyunca hücumda 4-1-3-2, savunmada ise 3-4-3 gibi bir dizilişle göründü. Atağa çıkarken sol bek olarak destek veren Luan Peres, top rakipteyken stopere geliyor ve orayı 3'lüyordu. Fenerbahçe ilk 2 maçta da olduğu gibi bu maça da pres gücü yüksek, hızlı ve tempolu bir biçimde başladı. Valencia'nın bulduğu gollerle devre arasına 2-0 ile gitti sarı lacivertli ekip. Özellikle 2. golde Serdar Dursun'un Samet'e yaptığı pres golü getirdi. Valencia'da böylece henüz 3 maçta 6 gole ulaştı ve lige hayal gibi bir başlangıç yapmış oldu. 2. yarının hemen başında bir gol daha buldu Fenerbahçe ve skor 3-0 oldu. Ancak bundan sonra her şey tersine döndü. Sağ stoperdeki Lemos'un olduğu hattı maden gibi işleyen Adana Demirspor oradan 1 gol ve 1 penaltı kazandı. Savunma tıpkı Ümraniye maçında olduğu gibi alarm vermişti. Maç bir anda 3-2 oldu ve taraftarlar homurdanmaya başlamıştı. Ancak Rakitsky'nin gördüğü kırmızı kart ve Alioski'nin harika golü Fenerbahçe'nin imdadına yetişti.
Fenerbahçe ilk 3 haftada savunma hattını sürekli olarak önde kurdu. Böylece oyun daha dar alanda oynanmış olacak, Fenerbahçe'de istediği presi uygulayabilecekti. Portekizli hoca tam olarak bunu istediği için de hücum hattına net bir pivot santrfor istemedi. İleride rakip savunmaya basacak, tempolu ve hızlı oynayacak bir ileri hat kurmayı amaçlayan JJ transferleri de buna göre yaptı. Keza bunlar işe yaramış gibi duruyordu. Çünkü sarı lacivertli takım yalnızca 3 maçta 15 gol atmıştı. Bu hücum gücüne bir de iyi bir savunma hattı oluşturabilirse çok daha tehlikeli bir takım haline geleceğinden kimsenin şüphesi yok.
4. Hafta: Konyaspor 1-0 Fenerbahçe
Fenerbahçe'nin bu haftaki rakibi Konyaspor, henüz ilk 3 maçta gol yememiş bir takımdı. Bu yüzden çok ciddi bir sınav onları beklemekteydi. Maç biraz Konyaspor kontrolünde sakin başladı. Ne demiştik biraz önce: "Fenerbahçe savunma hattını önde kurarak oyunun oynadığı alanı daraltmak istiyor". Tam olarak bunu kanıtlayan şey yaşandı. Henüz ilk 13 dakikada Konyaspor tamı tamına 4 kez ofsayta yakalandı. Ancak daha sonra kimsenin hesaba katmadığı bir şey yaşandı ve daha 22. dakikada Valencia'nın darbesiyle Adil Demirbağ yerde kaldı. Hakem direkt olarak kırmızı kartına başvurdu. Fenerbahçe 10 kişi kalmıştı ve önünde koskoca 70 dakika vardı. Üstelik önceki 270 dakika boyunca gol yemeyen bir ekibe karşı. Jorge Jesus hemen müdahale etti ve Lemos yerine Serdar Dursun oyuna girdi. Lemos'un çıkmasıyla Peres stopere, Lincoln de sol beke geçti. İlk yarı golsüz biterken JJ kontra tehdidi oluşturmak amacıyla Emre Mor ve Osayi'yi oyuna aldı. Amacında da başarılı oldu. Osayi'nin savunma arkasında sarkmasıyla Adil kırmızı kart gördü ve maç 10vs10 haline geldi. Muhammet Demir'in kafasından bulduğu golle maçı kazanan Konyaspor gol yememe serisini devam ettirmiş oldu. Fenerbahçe ise bu sezon ilk yenilgisini tattı. Henüz 22. dakikada en formda oyuncusunun atılmasıyla 10 kişi kalan Fenerbahçe için mağlubiyet adeta kaçınılmaz oldu.
5. Hafta: Fenerbahçe 2-0 Kayserispor
Maça net bir 3-4-3 ile başlayan Fenerbahçe'nin orta saha ikilisi Crespo ve Arao idi. Bu ikili sarı lacivertli ekibin orta sahayı şimdiye kadar ki en çok domine ettiği maçı oynadı. Yeni transfer Joao Pedro'da ilk kez 11'de yer aldı. Bu maçta en çok dikkat çeken 2 şey vardı. 1.si konuk Kayserispor'un ilk 60 dakika boyunca Fenerbahçe ceza sahasına hiç girememiş olmasıydı. Bir diğeri ise organize şekilde yapılan ön alan baskısı. Neredeyse maç boyunca Crespo ve Arao ikilisi arı gibi çalıştı. Kayseri'nin oyun kurucuları Bernard Mensah ve Campanharo'nun ensesindeydi bu iki oyuncu. Böylece deplasman ekibini sürekli olarak uzun vurmaya mecbur bıraktılar. Bunun sonucunda da ev sahibi ekip tüm topları toplamaya başladı. Joao Pedro'nun ilk maçında golle tanışması onun adına gerçekten moral verici oldu diyebiliriz. Güzel bir bitiricilikle takımını ilk yarıda öne geçirdi. Brezilyalı hücum oyuncusu maç boyu oynadığı tek toplarla, rakip savunma arkasına attığı koşularla beğenileri topladı. Bir diğer övgü de Pedro'nun partneri Joshua King için. Son zamanlarda kesinlikle fizik gücünü artırdı ve maç ritmini bulmaya başladı. İlk kez oynadığı Şampiyonlar Ligi ön elemesindeki King'i hatırlıyorum da, arada dağlar kadar fark var. Maçın 50. dakikasında Pedro adeta Norveçli oyuncuya duvar oldu ve paslaştılar. Ceza sahası dışından köşeye net bir vuruşla golünü atan King, takımını artık iyice rahatlatmıştı. Oyunu maç boyu domine eden ve sürekli rakibe basan, isteyen bir takım görmek şüphesiz Fenerbahçe taraftarını çok mutlu etti. Kadıköy artık eskisi gibi rakipler için korkulu rüya haline gelmeye başlamanın sinyallerini veriyordu.
6. Hafta: BAY
7. Hafta: Fenerbahçe 5-0 Alanyaspor
Fenerbahçe bay geçtiği haftanın ardından kendi sahasında Alanyaspor'u konuk etti. Rennes maçında sakatlığa kurban giden Luan Peres'in yokluğundan dolayı bu maça 4'lü defans hattıyla çıktı sarı lacivertli ekip. Net bir 4-1-3-2 ile. Yine Arao-Crespo orta sahası son maçlarda olduğu gibi ilk 11'deydi. Fenerbahçe Alanya'ya tam 5 gol attı. İlk 4 gol birbirinin neredeyse aynısı desek yeridir. İlk golde ön alan baskısında henüz 5. dakikada Crespo kaptığı topta Valencia'yı gördü. O Rossi'ye çıkardı. Uruguaylı oyuncu da topu filelere gönderdi. Yaklaşık 10 dakika sonra bir ön alan baskısı ve presle Fenerbahçe bir korner kazandı. Kornerde 196'lık kulesi Gustavo Henrique ile golü buldu. İlk yarının son dakikalarında bu kez Emre Mor topu kaptı, verdiği pasta Crespo sol köşeye yaptığı muazzam bir vuruşla takımını henüz ilk yarıda 3-0 öne geçirdi. Gelelim maçın 70. dakikasına. Yine bir pres, yine bir baskı. İrfancan ile topu kapan Fenerbahçe çıktığı hızlı hücumda topu Valencia'ya oynadı. Ekvatorlu oyuncu Lincoln ile yaptığı al-ver sonucu topu ağlara gönderdi. Yaklaşık birkaç dakika sonra Fenerbahçe yine, yine ve yine topu kaptığı gibi hızlı hücuma çıktı. Valencia'nın pasında İrfan topu şık bir şekilde ağlara gönderdi.
Fenerbahçe tıpkı Kayserispor maçında olduğu gibi ilk dakikadan itibaren rakibine adeta nefes aldırmadı. Savunma kurgusunu neredeyse orta saha çizgisine çeken sarı lacivertli ekip kaptığı bütün toplarda etkili oldu. Tabi bu durumda Alanyaspor teknik direktörü Francesco Farioli'nin de payı büyük. İtalyan teknik adamın kendi yarı alanından pasla çıkmak istediğini ve topla oynamayı çok sevdiğini biliyoruz. Ancak bu sevdası onun için pahalıya patladı. Bu durum ona tamı tamına 5 gole mâl oldu.
Bu içeriğimde sizlere güzel bir yazı çıkartıp Fenerbahçe’nin ilk 6 maçından gözlemlediklerimi yazmaya çalıştım. Umarım keyifle okuduğunuz bir yazı olmuştur. Okuyan herkese teşekkür ederim. Sonraki yazılarda görüşmek üzere'
Comments