top of page
Mihraç Muhammed Işık

Şampiyonlar Ligi'nin Ölüm Grubu'nda Neler Oluyor?

Şampiyonlar Ligi kuralarının çekildiği ilk gün, herkesin gözü F Grubu'nun üzerindeydi. Kimse de haksız değildi. Bir tarafta geçen sezonun yarı finalisti Milan, bir tarafta turnuvanın doğal favorisi PSG, bir tarafta bu sahnenin gediklilerinden Dortmund ve son olarak onca para harcamasına rağmen geçen sezon parasıyla rezil olmayan Newcastle United. Bu ölüm grubunun 5. haftası geride kalırken, bir takım dışında diğerlerinin hem elenme hem de gruptan çıkma ihtimali bulunuyor. Bugün, dün gece oynanan 5. hafta maçlarıyla birlikte, gruptaki son durumu ve ihtimalleri konuşacağız. Keyifli okumalar!


PSG - Mbappe
PSG - Mbappe

Öncelikle PSG-Newcastle mücadelesinden başlamak gerekiyor. Hem, gruptaki kaderi bu yöne eviren maç olmasından dolayı, hem de 90 dakikayı bizzat takip ettiğim için buradan başlıyoruz.


Newcastle United'ın menajeri Eddie Howe üzerinde, çok fazla anlamlandıramadığım bir baskı var. Yönetim baskısının sebebini anlasam da taraftar baskısını bilmiyorum. Yönetim kurulunun futbol kültürü, takdir edersiniz ki kısıtlı. Bu işleri FM gibi sanıp, para harcayarak anında büyük başarılar elde edilme isteği var. Ancak Eddie Howe, şu ana kadar gösterdiği performansla kulübü parasıyla rezil etmedi.


PSG maçı da, Howe'ın doğru kişi olduğu kanıtlayan bir göstergeydi. Mücadele başlamadan önce Newcastle United'ın eksiklerini şöyle bir sıralayalım, "Sandro Tonali, Burn, Sven Botman, Longstaff, Murphy, Wilson, Targett, yazarken yoruldum Barnes.” Çoğumuz video oyunları oynuyoruz. Kaç tanesini Newcastle alırken ilk 11’e yazıyoruz. İşte böyle bir noksanlık vardı Newcastle’da. Maç başladığında kimsenin beklentisi yoktu. Kafaya takmış 12 kişi hariç. Paris’te önde oynayan oyuncuların ilk yarıda yaptıkları veya yapamadıkları tercih hatalarını bir kenara bırakalım. Gerçekten inanmış ve kora kor oynayan bir Newcastle vardı. Böyle maçlarda rakibin hatası kollanır. Çok fazla da bir tercih yoktur, keza savunma arkasında verilecek en ufak boşluk, skorun değişmesi demekti. O hata kollandı ve Donnarumma, Newcastle’a istediğini verdi. O skordan sonra maçın senaryosu üç aşağı beş yukarı belliydi. İkinci yarı geldiğinde Newcastle, oyunu iyiden iyiye kendi 30 metresine çekmişti. Belki Isak ve Almiron ile birlikte kontra kovalanıp, farkı ikiye çıkartma planı deneyebilirlerdi. Fakat bunun en ufak riski bile alınmadı. Neticede, her şey doğru ilerliyordu. Bu mücadelenin tamamen Nick Pope üzerinden okunması da diğer oyunculara haksızlık olur. İngiliz kaleci, özellikle Barcola’nın pozisyonu ile birlikte maçın kaderini değiştirecek kurtarış yaptı fakat Newcastle savunmasının maç boyunca verdiği tek zaafda bu pozisyondu. PSG, tamamen deneyimli oyunculardan oluşan bir ekip değil. Özellikle gelecek yıl Xavi Simons’un da dönmesiyle birlikte olacak. Fakat bugün, büyük başarıları hayal edecek bir takım değil. Luis Henrique’nin genç oyuncularını erkenden içeriye atmasıyla birlikte, tercih hataları devam etti ve maç bitmek üzereydi. Ancak maçın hakemi Simon Marciniak’ın verdiği yanlış penaltı kararı, bütün grubun kaderini belirledi. Eğer penaltı kararı verilmeseydi Newcastle United 7 puanla 2. sırada, PSG ise 6 puanla 3. sırada yer alacaktı. Böylelikle gruptan çıkma konusunda ibre, Newcastle’a dönük olacaktı. Fakat grubun bütün matematiği değişti. Biraz Dortmund-Milan maçına baktıktan sonra, matematiğe geri döneriz.


PSG V Newcastle United
PSG V Newcastle United

Tam bu noktada Borussia Dortmund’u tebrik etmek gerekiyor. Kadronun belki de en önemli oyuncusu Bellingham’ı kaybetmesine rağmen ve daha da önemlisi Bundesliga şampiyonluğunu olabilecek en dramatik şekilde kaybetmesine rağmen, “Biz düşmedik” mesajını verebildi Dortmund. Alman ekibi, Bundesliga’da belki de 2.lik için bile en büyük aday değil fakat burası çok farklı bir arena. San Siro gibi zor bir deplasmanda, geçen sezonun Şampiyonlar Ligi yarı finalistini -biraz da Maignan’ın- ikramıyla yenerek ölüm grubundan çıkmayı garantileyen ilk takım oldu. Alman ekibi bu yolda, 2 maçta Newcastle’ı, ve San Siro’da Milan’ı devirerek bu başarıyı tamamen hak ettiğini gösterdi. Son 16 yolunda bir koltuk belli, ikinci koltuk için ihtimallere şöyle:


  • 6. hafta öncesinde,

  • PSG, 7 puan ve +1 averajla ikinci sırada,

  • Newcastle United, 5 puan ve 0 averajla üçüncü sırada, Milan, 5 puan ve -4 averajla son sırada yer alıyor.


6. haftada Newcastle United, sahasında Milan’ı ağırlayacak, PSG ise Borissia Dortmurd’a konuk olacak. Fransız ekibinin, Almanya’da alacağı 3 puan gruptan çıkması için yeter de artar. Fakat 1 puan, diğer mücadeleden gelecek skora bağlı olarak yetmiyor. Eğer PSG, beraberlikle ayrılırsa, Newcastle’ın sahasında Milan’ı yenmesi durumunda ikili averaj dezavantajı ile birlikte üçüncü sıraya geriliyor. Yenilmesi durumunda ise, Newcastle United-Milan maçında kim kazanırsa o gruptan çıkıyor. Üçüncülük yarışının ana ekseni ise İngiltere’de oynanacak mücadele. PSG’nin kendi maçını kazandığı bir matematikte, kazanan takım adını UEFA Avrupa Ligi’ne yazdırıyor, beraberlik durumunda ise ikili averajlar eşit olduğu için atılan gol sayısına bakılıyor ve orada Newcastle United avantajlı. Bu ölüm grubuna da böyle bir final yakışırdı. 2 hafta sonra Newcastle’ın ikinci olduğu bir senaryoyu konuşmak dileğiyle…

Comments


bottom of page