Dün akşam oynanan Ajax-Napoli karşılaşması, Ajax taraftarları hariç herhalde her futbolseveri memnun etmiştir. Temposuyla, golleriyle geceye damgasını vuran bir maç olduğu aşikâr. Gelin veriler üzerinden maça bir göz atalım!
Napoli Şampiyonlar Ligi sezonuna evinde konuk ettiği Liverpool’u 4-1 yenerek başlamıştı. Liverpool adına bir şok gerçekleşse de Napoli cephesi için unutulmayacak bir sezon başlangıcı olmuştu. Ardından gelen ve herkesin tahmin de ettiği 3-0’lık Rangers galibiyetiyle puanını 6’ya çıkardı Napoli. Her ne kadar Liverpool içerde oynanmış, Rangers kolay gibi gözüken bir rakip olsa da Napoli adına dün oynanan Ajax karşılaşması belki de kritik maçlardan biriydi. Maçın deplasmanda oluşu, üstüne kalite olarak her zaman üst seviye takımlarla başa çıkabilen, zaman zaman büyük takımlara sıkıntı veren bir takımdan bahsediyoruz. Kolay iş değil.
Ajax tarafına bakacak olursak, ligde alınana AZ Alkmaar yenilgisi ve üstüne alınan Go Ahead Eagles beraberliğiyle birlikte işler biraz can sıkıcı noktaya ilerlemişti. Dün maçtan önce taraftarlar, teknik heyet, oyuncular kısacası tüm takım bileşenleri için mental anlamda galibiyet çok önemliydi ancak başaramadılar.
Maça geçecek olursak, Ajax sahaya 4-2-3-1 ve Napoli 4-3-3 dizilişiyle çıktı. İlk yarıda Ajax daha çok topla oynamaya ve ileriye pasla çıkmaya çalışan bir görüntü verdi. Napoli ise rakibi karşılayıp, geçiş hücumu kovalayan taraftı. Ancak işler Ajax adına iyi gitmedi ki planladıkları oyunu sahaya çok fazla yansıtamadılar. Maçın hemen başından Bergwijn’in ceza sahasına girer girmez yaptığı ikiye bir sayesinde ve Napoli savunmasının yaptığı hatayla beraber golü buldular. Napoli bu golden sonra Ajax topu geriden çıkarırken ileri üçlüsüyle beraber muazzam bir 3. bölge presi uyguladı. Nitekim orta sahada kapılan topla beraber yapılan geçişle durumu 1-1’e getirdiler. Napoli bu kadar önde basarken Ajax doğal olarak topu daha çok uzun vurmaya başladı. Uzun vurulan toplarının hemen hemen hepsini aldıklarında hücumu Lozano tarafından genişletirken Kravatskhelia’nın iç koridora ve hatta merkeze kadar geldiğini gördük ki ceza alanında sayısal üstünlüğü sağlamak adına kritikti.
Korner organizasyonundan sonra durum Napoli lehine 2-1’e geldikten sonra Ajax neredeyse tamamen dağılmış durumdaydı. Uzun vurmaktan başka bir çözüm bulamadılar ki ilk yarı bitmeden yine vurulan uzun topu Anguissa’nın indirişi ve Raspodori’nin mükemmel şekilde stoperi kendine çekerek açtığı alanı, yine geçiş hücumuyla değerlendirip 3. golü buldular. İlk yarı böyle bitti.
İkinci yarı adına söylenecek çok fazla bir şey yok aslında. Napoli ilk yarı gösterdiği oyunu aynı şekilde uygularken, daha ikinci yarının hemen başında yine 3. bölge baskısıyla yaptırdıkları hatadan 4. golü buldular ve Ajax adına tüm umutlar bitti. İkinci yarıda daha çok bireysel yetenekleriyle bir şeyle denese de savunmada yaptıkları hatalara bir türlü önlem alamayan Ajax maçtan 6-1 gibi bir skorla sürklase oldu.
Napoli adına işler şu anda muazzam ilerliyor. Osimhen’nin düşen performansı ve ardından gelen sakatlığıyla birlikte Raspori’nin sahneye çıkışı Napoli’nin daha doğrusu Spaletti’nin işlerini kolaylaştırmışa benziyor. Ajax maçı özelinde baktığımızda da Lobotka’nın merkezi dinamo gibi işlemesiyle ve Anguissa’nın fiziksel üstünlüğünü kullanarak merkezini hem ofansif hem de defansif anlamda güçleştirmişe benziyorlar.
(The Analyst’in paylaştığı istatistikler)
PPDA oranı bu kadar iyi olan bir takıma gidip deplasmanda, önde basarak 6 atmak da kolay kolay başarılacak bir iş değil. Ajax adına da bu istatistiğin bu maçta sahaya yansımamış oluşu da oldukça üzüntü verici ve bir şeylerin değişmezse gruptan çıkma hayallerinin suya düşmesine sebep olacak gibi.
Takımların ısı haritalarına baktığımızda ise Ajax’ın ileriye çıkmakta ne kadar zorlandığını rahat bir şekilde görüyoruz. Napoli tarafında ise Kravatskhelia, Zielinski ve Raspadori üçlüsünün olduğu kısımdaki tehdit gözden kaçmıyor.
Maçtan bağımsız olarak Napoli için birkaç şey söylemek istiyorum. Takım şu anda 69 şuttan 13 gol çıkardı ve bunu sadece 3 maçta yaptılar(Aşağıda görebilirsiniz). Ceza sahasındaki bitiricilik özelliği şu anda inanılmaz bir seviyede, bu şekilde devam etmeleri halinde (ki kalan iki maçı evlerinde oynayacaklar) PSG’nin sahibi olduğu Şampiyonlar Ligi Grup Aşaması’nda 25 gollük rekoru kırabilecekler.
Spaletti'nin bir pres+geçiş oyunu takımı oluşturması ve bunu şu ana kadar başarıyla yapmaları da istatistiklere yansımış durumda. Yapılan defansif aksiyonlar da rakibin top kayıplarından sonra buldukları şut sayısı 8. Şampiyonlar Ligi’nde bu konuda lider durumdalar. 3. bölgede işlerin doğru şekilde yapıldığının en büyük göstergesi de herhalde budur.
(The Analyst’in paylaştığı istatistikler)
Hem ofansif hem de defansif olarak şu anda muhteşem işler yaptılar. Üstüne bireysel yetenek ve kalite de eklenince belki de bu sene Napoli’nin rüya sezonu olacak, kim bilir?
Okuduğunuz için teşekkürler. Beğendiyseniz takip etmeyi ve paylaşmayı unutmayın! Linesman’le kalın!
Tüm futbol ve spor haberleri için bizi takipte kalın!
Yorumlar